T24 yazarı Füsun Sarp Nebil, depremlerde hayatını kaybedenlerin sayısı konusunu, İyi Partili Turhan Çömez’in gündeme getirdiği GSM aboneleri üzerinden ele aldı.
Nebil’in bugün yayınlanan yazısının ilgili bölümü şöyle:
“Birkaç gündür 6 Şubat Kahramanmaraş depremi sonrasında “kaçırıldığı düşünülen” kayıp çocuklardan bahsediyoruz. Çünkü depremde ne olup bittiği belli değil. Yani kimin vefat ettiğini tam olarak bilmiyoruz. Ölen sayısını doğru mudur, daha yüksek midir? Bilmiyoruz… 10-11 ay sonra bile enkazdan hala bazı naaşlar çıkıyor. Muhtemelen bazı çocukların naaşlarına da ulaşılamamış durumda, bazılarının ise depremden sonra binalardan çıktığının görüldüğü, hatta ambulansa yerleştirildiği ama sonradan ortadan yok olduğu iddiaları var.
Gerçekte kaç kişi öldü? Sinyal alınamayan GSM abone sayısı
Kahramanmaraş depremi, 21. yüzyılın en çok kişinin öldüğü deprem sıralamasında 59.259 kişi ile 5.sırada. Ama bu rakam doğru mu bilgimiz yok. Dr.Turhan Çömez tuhaf bir rakam ortaya attı:
İyi Partili Çömez deprem sonrasında, 300 bin GSM abonesinin şebekeden kaybolduğuna ve sonradan geri dönmediğine işaret ediyor. Gerçekten de yok olan GSM abone sayısı, depremdeki ölüm sayısı için bir referans olabilir. Bu nedenle ben de, depremden 20 gün kadar sonra yaptığım röportajda operatörlere aynı soruyu sormuştum.
13 milyon nüfusu olan deprem bölgesinde Turkcell’in söylediğine göre, 6 milyon abonesi vardı. Bu abonelerin ne kadarının sinyalinin artık alınamaz ya da başka illerden alınmakta olduğuna dair soruyu, önce bölgede yüzde 10 kadar azalma olduğu, sonra başka illerden 800 bin kadar sinyal alındığı şeklinde cevapladılar ama hiç sinyal alınamayanlar sorusunu cevaplamaktan kaçınarak, şöyle dediler:
“Bunlar sistemden görülebilecek veriler ama enkaz altında olmayan kişinin telefonu, enkaz altında kalmış olabilir. Ya da enkaz altındaki kişinin pili bitmiş olabilir. Bu biraz spekülatif bir sayı olur. Depremden 30 saniye önce sinyal alan ya da deprem anında sinyal alıp da depremden sonra kaça düşmüş onu görürüz. Ama telefon kırılmış olabilir, o sağlıklı bir sayı vermez hatta endişeye de sevk edebilir milleti.”
“Depremde haberleşmenin neden sorun yaşadığı”na dair bu söyleşimiz, depremden hemen 20 gün sonra olduğu için enkaz altındaki telefonun yerine yenisini henüz satın alamamış olan insanlar olabilir diye düşündük ve o gün bu cevapla yetindik.
Ama 2 ay sonra Nisan ayında Prof.Dr.İnsan Tunalı aradı ve “Deprem Etkileri Araştırma Grubu (DEAG)” adına “Deprem ve Göç” başlıklı akademik bir çalışma yapmak istediklerini belirterek, operatörlerdeki yetkililere erişim konusunda yardım istedi. Aradığı bilgilerden bir tanesi aynıydı. Ne kadar GSM sinyali yok olmuştu? Uzunca bir süre operatörlere erişemediğini biliyorum. Bu yazıyı yazarken sonucu sordum. Şöyle cevapladı:
“KVK yasasını gerekçe gösterdiler. Oysa gerçek numaraları uyduruk numaralarla eşleştirmek suretiyle bu sorunu aşmak mümkündü. Projeyi 2 sayfalık bir özet üzerinden değerlendirdiler, toplantıya çağrılmadık.”
Yani bugün ülkemizin en önemli devlet sırlarından birisi bu.”